Hanefilere göre, teravih namazının rekat sayısı Hz. Ömer (r.a)'ın uygulamasına dayanır. Hz. Ömer Mescid-i Nebevî'de halifeliğinin son zamanlarında teravih namazını yirmi rekat olarak kıldırdı. Dört halife devrinden sonra da kimse teravihin yirmi rekat olarak cemaatla kılınmasına karşı çıkmadı. Alimler bu hususta Hz. Muhammed (s.a.v)'in şu hadisine göre hareket etmişlerdir:
"Benden sonra benim sünnetimden ve raşit halifelerin sünnetinden ayrılmayın"(Tirmizi-ilim-16)
"Benden sonra benim sünnetimden ve raşit halifelerin sünnetinden ayrılmayın"(Tirmizi-ilim-16)
Teravih namazının hükmü;Hanefi mezhebine göre sünnet-i müekkededir.Sekiz rekatının müekked sünnet olduğuna şüphe yoktur.İbnu'l-Humam gibi bazı alimler, sekiz rekattan fazlasının müstahap olduğunu söylemişlerdir.
Cemaatle kılınması daha faziletlidir.Ama Peygamber efendimizin bu husustaki uygulaması şöyledir;Resulullah (s.a.s) Ramazanda mescitte gece bir namaz kıldı. Sahabenin çoğu da onunla birlikte o namazı kıldı. İkinci gece yine aynı namazı kıldı. Bu kez O'na tabi olarak aynı namazı kılan cemaat daha fazla oldu. Üçüncü gece Hz. Muhammed (s.a.s) mescit'e gitmedi. Orayı dolduran cemaat onu bekledi. Resulullah (s.a.s) ancak sabah olunca mescide çıktı ve cemaata şöyle buyurdu:
"Sizin cemaatla teravih namazını kılmaya ne kadar arzulu olduğunuzu görüyorum. Benim çıkıp, size namazı kıldırmama engel olan bir husus da yoktu. Ancak ben size, teravih namazının farz olmasından korktuğum için çıkmadım"(Buhari-teheccüd-57)
"Sizin cemaatla teravih namazını kılmaya ne kadar arzulu olduğunuzu görüyorum. Benim çıkıp, size namazı kıldırmama engel olan bir husus da yoktu. Ancak ben size, teravih namazının farz olmasından korktuğum için çıkmadım"(Buhari-teheccüd-57)