Salı, Aralık 25, 2007

Salı, Aralık 18, 2007

AREFE GÜNÜ

Arefe günü;Zilhicce ayının 9.günü,kurban bayramından bir önceki gündür.Ayrıca
Arefe günü, Hazreti Adem (as) ile Hazreti Havva'nın Arafat'ta buluştukları gündür.

FAZİLETİ:

"Günlerin en faziletlisi arefe günüdür. Faziletçe cumaya benzer. O, cuma günü dışında yapılan yetmiş hacdan faziletlidir. Duaların en faziletlisi de arefe günü yapılan duadır. Benim ve benden önceki peygamberlerin söyledigi en faziletli söz de: Lailahe illallah vahdehu la şerike lehu. (Allah birdir, ondan başka ilah yoktur, O'nun ortağı da yoktur) sözüdür." (Muvatta, Hacc 246)

NASIL İDRAK ETMELİYİZ?

Resulullah(sav): "Arefe gününe hürmet edin! Arefe, Allah'ın kıymet verdiği bir gündür." diyerek Allahu Teala'nın kıymet verdiği günü hürmet ederek bilinçli bir şekilde yaşamaya gayret etmemizi istemiştir. Hürmet, verilen nimeti idrak etmekle ve verileni bilmekle, görebilmekle başlar. Arefe gününü günahlara girmeden oruçla, duayla, istiğfarla geçirmek kullarını arefe gününde bağışlayacağını müjdeleyen Allahu Teala'ya hürmetin ve şükrün bir ifadesidir. (Deylemi)
Ben ilk önce kendi nefsime olmak üzere bu hatırlatmaları yapıyor,arefe gününün ertesinde Allah'ın izniyle idrak edeceğimiz mübarek kurban bayramınızı şimdiden en kalbi ve samimi duygularımla tebrik ediyor,bu mübarek günlerde dua ikliminde buluşmayı rabbimden niyaz ediyorum.

Cuma, Aralık 14, 2007

HALK İÇİNDE MUTEBER BİR NESNE YOK DEVLET GİBİ OLMAYA DEVLET CİHANDA BİR NEFES SIHHAT GİBİ


Sağlıklı olmak,insan mutluluğu için vazgeçilmez bir unsurdur.Yaklaşık bir haftayı aşkın bir süredir bel fıtığı ağrılarımdan dolayı vaktimi zorunlu olarak sert zemin üzerinde dolayısıyla evde geçirmek durumunda kaldım.Bu zorunlu yatak istirahati;iğneler,ilaçlar,yürüyememek,istediğin gibi hareket edememek bana tekrar sağlığın insan hayatı için ne kadar önem arzettiğini,sağlığın her şeyin başı olduğunu hatırlattı.

Her hasta olduğumda Efendimiz(s.a.v)in şu hadis-i şerifinide hatırlar kendi kendime hayıflanırım; “Beş şeyden evvel beş şeyin kıymetini bil; İhtiyarlık gelmeden önce gençliğin, hasta olmadan önce sıhhatin, fakirlik gelmeden önce zenginliğin, meşguliyetten önce boş vaktin ve ölmeden önce hayatın.” (Buhârî ve Müslim)Hayıflanırım çünkü akabinde hemen efendimizin şu hadisleri beynime hücum eder ve beni titretir; “Kıyamet günü, dört şeyden sual edilmedikçe, kulun ayakları (Rabbinin huzurundan) ayrılamaz: ‘Ömrünü nerede harcadığından, ne amelde bulunduğundan, malını nerede kazandığından ve nereye harcadığından, vücudunu nerede çürüttüğünden.” (Tirmizî, Kıyamet: 1)

Allah cümlemizi sağlığının ve zamanının kıymetini bilen kullarından eylesin.Satırlarımı Efendimizin hastalar için okuduğu şu dua ile tamamlayıp tüm hastalara acil şifalar dileyelim.
"Allah'ım, sen bütün insanların Rabbisin. Bu hastanın ızdırabını gider. Şifa ver. Şifayı veren sensin. Senden başka şifa yaratan yoktur. Ancak senin şifan vardır. Bu kuluna da hastalıktan eser bırakmayacak şekilde şifalar ihsan eyle."

Pazartesi, Aralık 10, 2007

YENİ BİR ŞABLON YENİ BİR HAYAT..

Sonunda ben de modaya uydum.Bloğumun bir önceki görüntüsü hoşuma gitmesine rağmen,şablonumu değiştirdim.Umarım bu değişiklik siz değerli ziyaretçilerimin hoşuna gider ve güzel yazılara,paylaşımlara,hayırlara vesile olur.En derin selam ve muhabbetlerimle...

Çarşamba, Aralık 05, 2007

NE OLDU BANA?

Uzun bir süredir bilgisayar ortamından uzağım.Önceden b.sayar ve i.net,hayatımın bir parçası gibiydi.Günlük ve periyodik olarak zamanımın önemli bir kısmını pc karşısında geçiriyordum.Fakat ne olduysa sanırım Haziran-Temmuz aylarından sonra oldu.Ne b.sayarı arar ne de yüzüne bakar oldum.Hele hele pc karşısına geçip saatlerce vakit geçirmek benim için zevk olmaktan çıkıp işkenceye dönüşür oldu.Bilmiyorum bu durumum normal mi anormal mi?Geçici mi yoksa kalıcı mı?Ama üzerimde bir tutukluğun olduğu gerçek!Allah sonunu hayr eyleye...

O kadar ki bahsettiğim bu durumumdan ötürü siyah zambak kardeşimizin sobelemesini bile cevaplamakta geç kaldım biliyorum.Teknolijininde ilerlemiş özelliklerinden faydalanarak kaza ve kader konusuna bu şekilde de olsa bir köprü kurmuş olsam ve en azından kendimi affettirsem olmaz mı?Buradan da konuyla ilgili geniş bilgilere ulaşabilirsiniz.

Özürüm kabahatimden beter mi oldu bilmiyorum ama bu seferlik beni mazur göreceğinizi umuyor selamlarımı takdim ediyorum...